18 Ağustos 2009 Salı

a happy birthday...

Güzel bir pazartesiydi.

Her şeyden önce lise arkadaşlarımla buluşup, oturup muhabbet etmek hiç bu kadar keyifli olmamıştı, iyi ki buluştuk dün, iyi ki çağırıldım.

Sonrasında Mert'in doğum günü (buradan bir kez daha öpüyorum, tez zamanda sakalların çıksın e mi.) gayet eğlenceliydi, ayak kokusuyla bizleri suçlayan, gittiklerinde havanın pırıllaşmasıyla asıl suçlunun belli olduğu kızlar gecenin erken saatlerinde kısmi olarak neşe kaynağıydı. Her ne kadar cin çağırma hadisesini tasvip etmediysem de, poker masası, özellikle de gece daha yeni başlarken Ziya'nın kapıp geldiği Jack Daniels, geceyi "oh,mis." kılan şeylerdi diyebilirim.

Giderayak tatili güzel kılmaya başladı hayat bana karşı yahu, ilginç...

17 Ağustos 2009 Pazartesi

have a nice weekend!

Beklediğimden çok daha güzel bir haftasonu geçirdim!
Öncelikle misafirperverliğime hayır demeyen Ekinsu ve Elif'e çok teşekkür ediyorum, elif kahven şahaneydi, umarım çektiğim cd'yi beğenirsin.

Bu iki güzel bayana teşekkürlerimi sunduktan sonra, yakın geleceğe dair planlarımı yazayım.

Öncelikle, İzmir! Önümüzdeki hafta İzmire gitmem kuvvetli bir olasılık (caydırıcı etmen olarak kafamda bulunan birkaç hayal var,ama çok iyimser hayaller bunlar,eheh.), gerek Bestecim, gerek Laura Deniz, gerek dayım (evet dayım) o tarafa çağırmakta, güzel bir kafa dağıtma şansı olabilitesi var. Görücez efem.

2-3 hafta içerisinde de muhtemelen Ankara'ta döneceğim. Sadece Ankara'yı özlemedim, Çanakkale'den de hayli sıkıldım yau. Bu durumda emeği geçen Duygu insanını, "gel Ankara candır" ambiyansı yarattığı için tebrik ediyorum tabi...

Gelişmeleri yazacağım,çok öptüm, ıslak ıslak öptüm...

14 Ağustos 2009 Cuma

i'm back!

Evet biliyorum olması gerekenden daha uzun bir araydı...

Adadan dönünce, aslında sadece adadayken o relax olayını yaşadığımı, dönünce bir an önce eski sıkkın halime döndüğümü ne yazıkki farkettim. Bu bunaltı halinde açıkçası kendimle bile konuşmak istemedim ki, yazmamam da bundandır. Dün gece Elif'le konuşurken aldığım gazla bir kez daha Megadeth'tir, Metallica'dır bu tarz sinirli abilerimizi dinlemeye başladım, o biraz heyecan kattı şimdi tabi, bu yüzden yazayım biraz.

Saçmaladığımı düşünüyorum biraz, normalde yapmak istemeyeceğim şeylere yeltendiğimi farkettim falan, fuck buddy'dir bilmem nedir,ne gereği var?

Güzel olan şöylesi bir şey var; bu haftasonu da, haftaya perşembeden başlamak üzere önümüzdeki haftasonu da ev bana kalıyor, oh mis şeklinde iki adet haftasonu geçirecek gibiyim, hatta buradan bunu okuyan kişilere sesleniyorum (Giza?), gelebilirseniz gelin lan, valla, şahane Absolut var evde, tek ben içmiyim yazık...

Son olarak, az önce Street Fighter 4'ü yükledim, çok pis adam dövücem, bu yüzden ne diyoruz?

HELL YEAH!

7 Ağustos 2009 Cuma

ada sahilleri...

3 saat içerisinde Bozcaada'da olacağım. Bakalım şu geçireceğim 1-2 gün biraz kafa dağıtmama yarar belki. Ne yapacağımı, orada da sıkılıp sıkılmayacağımı bilmiyorum ama, artık dayaklığım ben o kesin...

Tekrar görüşene kadar, öpüldünüz sayın blog...

6 Ağustos 2009 Perşembe

maymun iştahlı olmak...

Ya gıcık kapıyorum bazen kendime...
Şunu bile ne büyük isteklerle açtım (blog'u kastediyorum), Almanya'nın iptaliyle bir sıkıntı geldi yine, buna bile yazmadım doğru dürüst.

Hayatımın da farkı yok ki, bütün bir yaz tatili yazı geçirecek "düzgün" bir ilişki aradım, bulamamakla kalmayıp o fikirden de sıkıldım, dönerayak bir kız bulsam da oynaşsak azcık diye düşünüyorum şimdi. Tabi ki yine aklımda sex yok, çok şükür en azından o hala az da olsa bir tabusu olan bir şey benim için, en azından herkesle (kendi insiyatifimdeyse tabi)yatmıyorum (kendi insiyatifimde olmadığı zaman diyecek bir şey olmuyor, bir kadına hayır demek imkansız olabiliyor).

Çok düşünüyorum yine, Münü'ye geçen dedim işte, etrafımda önemsemediğim insanlar varken çok daha az düşünüorum diye, belki bu "small time pleasure partner" arayışı da bunun içindir, belki hiç değilse okul başlamadan önce kısa bir süre, düşünmek yerine işi içgüdülerime bırakmaya ihtiyacım vardır...

Belki de sadece bir kez daha maymun iştahlılığım tutmuş, sıkılmışımdır...

3 Ağustos 2009 Pazartesi

downfall...

Her şey birden kötüye gitmeye başladı şimdi, neden?
Almanya her an yalan olabilir, gerek ekonomik gerek aile içi sebepler önayak oluyor bu çöküşe, bütün bu heves, bütün bu özgüven patlaması boşa mı gidecek..?

Sakin olmam lazım...

time out...

Şu Almanya işleriyle uğraşmak için hem gitarı hem burayı biraz aksatıyorum...
Daha hiç bir şey kesinleşmedi, bu bekleyiş beni öldürecek, yine de şansımın az da olsa arttığını sanıyorum son gelişmelerle...

Devamı "gelecek"...